Dr. Reşit
Galip ya da Mustafa Reşit Baydur:
1923 yılının Mart ayında hekimlik yaptığı Mersin'e gelen Atatürk'ü yaptığı
konuşma ile etkilemiş ve O’nun önerisiyle 1925 ara seçimlerinde Aydın
milletvekilliğine seçilerek meclise girmiştir.
1931 sonbaharında bir gece Dolmabahçe Sarayında Atatürk’ün Sofrasında Reşit
Galip söz alarak, Milli Eğitim Bakanı Esat Bey’in, “kızların kısa etek, kısa
çorap ve kısa kollu giymelerini uygun görmediğini” ifade
etmesi ve bir tamim yayınlayıp daha kapalı giymelerini isteyeceğini
söylemesi üzerine “bu sofrada inkılapları zedeleyecek icraattan bahsedilmesi küstahlıktır. Bu bir gericiliktir.” Der. Sofra gerilir ve Atatürk,
eski hocası ve Bakanı’nı zor durumda bırakan bu çıkıştan hoşlanmaz
ve “Yoruldunuz, buyurun biraz
istirahat edin" diyerek kibarca Reşit Galip'in sofradan
ayrılmasını ister.
Ama "Burası sizin değil, milletin
sofrasıdır. Milletin işlerini görüşüyoruz. Burada oturmak sizin kadar, benim de
hakkımdır." Cevabını alır.
Ortalık buz gibi olur ve Atatürk yanındakilere dönüp "Öyleyse biz kalkalım" der. Sofradaki heyet
Reşit Galip'i orada bırakıp çıkarlar.
Sabah, Atatürk uyandığında Genel Sekreteri'ne Reşit Galip'i
sorar. "Sabaha kadar bekledi,
mahcubiyetini size iletmemizi istedi. Ankara'ya gidecek kadar borç para istedi.
25 lira verdik" derler.
Atatürk "Ankara'ya gidecek adama 25 lira mı verilir. Bari benim
hesabımdan birkaç yüz lira verseydiniz.” “Cebinde beş parası yok ama karakterinden hiç taviz vermiyor. Parası yok
ama cesareti var" diye ekler.
Çok geçmeden,1932 yılında 39
yaşındaki Reşit Galip Milli Eğitim Bakanlığı’na atanır.
1932- 1933 arasında Milli Eğitim Bakanlığı
yaptığı döneminin en önemli icraatı İstanbul Darülfünun ’un çağdaş bir
üniversiteye dönüştürülmesi kararı ve ilkokuldan başlayarak öğrencilere Atatürk
ilkelerine bağlılık ruhu aşılamayı müfredatın parçası haline getirmesidir. Cumhuriyet
10’uncu yılını doldururken 23 Nisan 1933 sabahı çocuklarına kendi yazdığı bir
andı okutur ve o ant Bakanlıkça yayımlanan bir genelge ile okullarda zorunlu
olur. Ezanın ve ibadet dilinin Türkçeleştirilmesi yönünde büyük gayretleri
vardır. Anadolu Medeniyetleri Müzesi ile
Milli Kütüphane ve İlimler ve Sanatlar Akademisi’nin kurulmasıyla ilgili
çalışmalar bakanlığı döneminde başlatılmıştır.
5 Mart 1934’te yaşamını yitirir. 925’den 1934’e
kadar milletvekilliği 11 ay Bakanlık yapar ve öldüğünde cebinden sadece BEŞ
LİRA çıkar.
Rahmetle anıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder